30 Nisan 2015 Perşembe

KOKULU TAŞ MALZEMELERİ


KOKULU TAŞ MALZEMELERİ

Yeni moda şimdi ev yapımı butik sabundan sonra kokulu taş yapımı oldu ev hanımları arasında. Yapımı çok kolay ama ne yazık ki hiç bilmeyenler için bir o kadar da zor bir çalışma. Kursları var olmasına rağmen küçük yerlerde yaşayanlar için ne yazık ki bu kurslara ulaşma imkanı çok zor. Tabi hal böyle olunca da internet araştırmaları ön plana çıkıyor. O site benim bu site senin derken hangisine inanacağını kestiremez oluyor insan. Bu işin yani araştırma işinin en kolayı ve en güzeli videolu anlatımlar bana göre. Çünkü videolu anlatımlarda görerek nasıl yapılması gerektiğini öğreniyoruz. Anlatım olduğunda iş biraz daha zorlaşıyor. Kıvamı ve miktarı birebir görmek videolu anlatımda daha güzel ve daha anlaşılır oluyor. Ben nasıl yapılacağını videolamak yerine anlatmayı tercih ettim. Anlatmak nedense her zaman daha kolay gelmiştir bana.  İnşallah bu işi yapanlara da yardımcı olabilirim bu şekilde.

Gelelim kokulu taş yapımına… İlk olarak malzemelerden bahsetmek istiyorum size. Kokulu taş ve sabun yapımı için üretilmiş özel silikon kalıplardan almanız gerek önce. Kalıp almaya gittiğinizde neden ilk olarak kalıptan bahsettiğimi anlayacaksınız. Biraz pahalı bir malzeme çünkü kalıplar.

Malzemeler:

  • Kokulu taş kalıbı
  • Kokulu taş tozu
  • Ilık su
  • İstenilen bir koku
  • Boya
  • Karıştırmak için kap

Yapılışı için tık tık…

29 Nisan 2015 Çarşamba

KOKULU TAŞ


KOKULU TAŞ

Yeni hobim mi desem yeni işim mi desem bilemedim şimdi ama yeni ve çok zevk alarak yaptığım bir uğraş son günlerde. Değişik kokular, değişik renkler ve değişik şekiller ile yapılan harika bir çalışma. Yapımı için değişik kurslar var lakin ben kursa gitmek yerine evde kendi çabam ile öğrendim yine her zaman ki gibi ama gerçekten çok zevk alarak ve inanılmaz eğlenerek yapıyorum. İlginç ve kalıcı hediye tercihi olanlar için bulunmaz bir fırsat ve güzel bir çalışma. Yapımı biraz zor olsa da eğlence kısmına takılanlar için zevkle yapılabilecek bir iş. Benim gibi hobilerini iş edinenler içinde güzel bir geçim kaynağı olabilecek bir çalışma.

Çok az bir malzeme ile çok kısa zamanda yapılıyor kokulu taşlar.(kokulu taş yapımı için tık tık) Kokulu taşlar donduktan sonra ise asıl zevkli kısım: kokulu taşları değişik şekillerde süslemek ve sunmak. Kurdelalar, tüller, cipso çiçekler, sunum kovaları ve değişik şekilli aksesuarlar. Hepsini değişik değişik yerleştirerek ve yardımcı malzemeler ile kullanarak farklı sunumlar yapabilirsiniz. Ev dekorasyonundan hediyelik eşyaya kadar değişik amaçlar için kullanabilirsiniz.

Çiçek kalıplarından çıkan kokulu taşlar ile birçok farklı çiçek demetleri ve çiçek buketleri hazırlayabilirsiniz. Bu buketleri kuru çiçek dalları ve tüller ile yada kurdelalar ile renklendirip hareketlendirebilirsiniz. Kullanacağınız farklı kokular ile de evlerinizi kokulandırabilirsiniz.

Afiyet, sağlık ve güzel kokulu günler…

 

25 Nisan 2015 Cumartesi

BAHAR BİRAZ GEÇ Mİ KALDI NE?


BAHAR BİRAZ GEÇ Mİ KALDI NE?
Yaz ne zaman gelecek yaz ne zaman gelecek derken havalar birden ısındı… Çiçekler böcekler ortalığa saçıldı artık. Her ne kadar da ağaçların nevri dönse de bu sene yine de sonunda bahar geldi ve biz bahar mevsimini yaşamaya başladık doyasıya. Tabiat canlanmaya ve uzun süren kışın ardından yeni yeni uyanmaya başladı. Tabi halen doğu illerimizin bazıları karın altında olsa da ege, Marmara ve akdeniz bölgelerinde bahar mevsimi hatta bazen yaz mevsimi yaşanıyor. Kiraz ağaçları çok şirin ton ton bir gelin havasında görünüyor. Pembe pembe şeftali ağaçları göze çok hoş görünüyor. Tabiat desen daha bir parlak yeşile büründü. Papatyalar, gelincikler o kadar güzel ki… Kıpkırmızı gelincik tarlaları ara ara göz kırparken bize sonsuz yeşil tarlalar ayrı bir güzellik sunuyor. Hele o papatya tarlaları tam bir bahar şöleni sunuyor gözlerimize…
Bahar mevsiminin gelmesi ile birlikte kuzular da yavruladı. O minik minik kuzular ayaklarının üstünde dururken zorlanıyorlar. Bir de kış mevsiminin geç gidip bir türlü gelmeyen bahar mevsimi ve bulutların ardından bir türlü görünemeyen güneş olmayınca kuzular çok zor bir yeni doğan dönemi geçirdi bu sene. Zor gelen bahar mevsiminin ardından tam anlamı ile büyüyemedi kuzucuklar…
Uzun, yorucu ve bol hastalıklı bir kışın ardından çok şükür sonunda geldi bahar mevsimi…
 

24 Nisan 2015 Cuma

DOĞAL TAŞLARIN TEMİZLENMESİ


Bir önceki yazımda değerli taşların mutlaka belli dönemlerde temizlenmesi gerektiğinden bahsetmiştim. Uzun süre kullanılan taşlar topladığı negatif enerjileri gerisin geri bize vermeye başlar. Bu nedenle mutlaka belli aralıklar ile taşlar temizlenmelidir.

Arındırılmamış taşlar yeteri kadar faydalı olamazlar diyor taş uzmanları. Tabi her taş da aynı yöntem ile temizlenmez. Bazı taşlar toprağa gömülerek temizlenirler, bazılarını temizlemek için de sadece yıkamak yeterlidir. Bazı taşları temizlemek için tütsü dumanı bile yeterli oluyor. Mesela bazı taşları temizlemek için akan suyun altına tutmak gerekirken bazılarını suyun altında bekletmek gerekiyor. Bazı taşlarda hiç negatif enerji biriktirmedikleri için temizlenmeleri de gerekmiyor.

Değerli taşları eğer şifa için kullanacaksak kullanmadan önce mutlaka negatif enerjiden temizlenmeleri gerekiyor ve yine mutlaka pozitif enerji yüklemesi yapmak gerekiyor.

Temizlenmeden kullanılan taşlar bize negatif enerji verir. Tabi bu da bizi tedavi edici değil rahatsız edici olabilir.

Taşı kullanım süresine ve kullanım sıklığına bağlı olarak belirli sürelerde arındırmak gerekiyor. Bu arındırma aralığı haftada bir olacağı gibi ayda birde olabilir. Normal kullanılan taşların temizlenme süresinin iki ya da üç haftada bir olması gerektiğini söylüyor uzmanlar. Zaten taşı kullandıkça temizlenme süresini kendinizde belirleyebileceksiniz. Taşın arındırma süresini aldığınız pozitif enerji ya da size verdiği negatif enerjiden de anlayabilirsiniz. Her taşın özelliğini verirken zaten arındırma ve temizleme işlemlerini de ayrıntılı bir şekilde anlatacağım.

Afiyet ve sağlıkla inşallah.

22 Nisan 2015 Çarşamba

TAŞLAR


Taşlar ilk etapta kulağa hoş gelmese de doğada bulunan taşların faydaları ve verdiği pozitiflikler göz ardı edilemez. Birazda inanç ile ilgili olsa da bu durum doğal taşların verdiği enerji diye bir durum var. İnanç girince de işin içine bilinçaltımız taşın verdiği enerjinin ne kadarının bizi etkisi altına alacağına da karar veriyor. Bu nedenle doğal taşların enerjileri bazılarını çok etkilerken bazılarını etkilemeyebiliyor.

Zaten doğal taşların verdiği enerjiler bilimsel bilgilere dayansa da daha çok eski inançlar ve tecrübelere dayanan bir kısım inançlar ile ilgilidir. Eski inançlar ve tecrübelere dayandığı içinde inanıp inanmama da tamamen kişilere bağlı bir şeydir.

Bu nedenle doğal taşlar ile ilgilenen uzmanlar yani taş uzmanlarının bize önerdiği her hangi bir taşı seçip ne işe yaradığını okumadan önce o taşı bir müddet kullanmak ve kendinde oluşan değişiklikleri fark ederek taşın ne işe yaradığı okumak ve bu her ikisini de kıyaslamak. Yani önce taşı kullanın daha sonra ne işe yaradığını okuyun ve kendinizdeki değişikleri ve taşın özelliğini daha sonra irdeleyin diyorlar. Yani böylece hem inancınızı taşın özelliklerine göre yönlendirmemiş olursunuz hem de önceden bir şeyler bildiğiniz için bilinçaltınızı bu yönde doldurmamış olursunuz.

Taşların birde enerjilerini temizleme özellikleri var. Bazıları toprağa gömülerek bazıları da yıkanarak temizleniyor. Ara ara bu işlemleri uygulamakta yarar var.

20 Nisan 2015 Pazartesi

YEŞİL ERİK


YEŞİL ERİK

Baharın gelip havaların ısınması ile birlikte erik ağaçları çiçeklerini döküp meyveye durdu artık. Nedense yeşil erik denildiğinde benim aklıma hep hamile bayanlar gelir. Ama eminim herkes ama herkes en az hamiş bayanlar kadar seviyordur yeşil eriği. Özellikle de ben…

Çetin geçen kış mevsiminin ardından (ki halen kış mevsimi geçti dersek çok doğru söylemiş olmayız.) dallar meyveye durdu durmasına da halen tehlike geçmedi. Halen çiçeklerin yerini alan meyvelerin soğuktan etkilenme ihtimali var. İnşallah böyle bir durum olmaz. Biz de bol bol erik yeriz yine bu sene.

Tabi hazır toplanmış erik yemekle kendimizin topladığı eriği yemek çok farklı. Hele ki bir de bahçede taze taze kendi elimizle koparılıp yenilen eriğin tadı bambaşka oluyor. Erik ağaçları genelde çok yüksek olduğundan çıkıp erik toplamak daha bir zevkli oluyor olmasına da benim gibi yükseklik korkunuz varsa dalları çok yüksek olmayan erik ağacı dalları tercih ediyorsunuz. Koparıp yemek için uzanın eriği alın yiyin. Ohhh misss misss. Daha bir canım çekti bak şimdi. Neyse çok az kaldı artık doya doya erik yememize inşallah…

Yeşili ayrı güzel olgunlaşmışı ayrı güzel oluyor eriğin. Kışında kompostosu tüketilecekler listesinde olmalı. Tatlısı tuzlusu yenen bir meyve olan eriğin faydaları da saymakla bitmiyor. İnşallah başka bir yazımda da eriğin faydalarından bahsederim.

Afiyet ve sağlıkla…

 

19 Nisan 2015 Pazar

KUTLU DOĞUM HAFTASI


KUTLU PEYGAMBERİN KUTLU DOĞUMU

‘Göklerin ve yerin yaratılması, dillerinizin ve renklerinizin farklı olması da onun varlığının ve kudretinin delillerindendir…’ Rum suresi 30-22

Diyanet işleri başkanlığı tarafından Türkiye’de bin dokuz yüz seksen dokuzdan bu yana peygamberimizin doğumunun kutlandığı haftadır.

Son yıllarda kutlu doğum haftası etkinliği on dört nisan ve yirmi nisan arasında yapılır. Kur’an da kadir gecesi haricinde işaret edilen önemli bir gece olmamasına rağmen Osmanlı döneminde ikinci Selim tarafından hz. Muhammedin doğum günü kutlaması için başlatılan Mevlit kandili de buna örnektir.

Peygamberimizin kesin bilinen bir doğum tarihi yoktur. Hindistanlı prof.  Muhammed Hamidullah’ın yaptığı araştırmalara göre on iki rebiulevvel yada on yedi haziran beş yüz atmış dokuz olduğu tahmin edilmektedir.

Mısırlı astromi uzmanı MahmutPaşa el Feleki de dokuz rebiulevvel yani yirmi nisan beş yüz yetmiş bir olarak hesaplamıştır. Miladi takvime göre her yıl yirmi nisan yirmi nisan tarihleri arası sabitlenen efendimizin doğumu yılda iki defa kutlanıyor.

Bin dokuz yüz doksan beş yılında Türkiye Diyanet Vakfı aracılığı ile ‘Bir dal Gül Ver’ kampanyası başlatılarak bin dokuz yüz doksan altı yılında ‘Kutlu Doğum Aşı’ adı altında etli pilav ve ayran dağıtılmıştır.

İki bin sekiz yılından bu yana kutlu doğum etkinliği on dört nisan yirmi nisan tarihleri arasında kutlanmaktadır. İki bin on bir yılından beride okullarda da kutlanan bir hafta olmuştur….

 

 

16 Nisan 2015 Perşembe

KOKULU TAŞ YAPIMI


KOKULU TAŞ YAPIMI

Kokulu taş yapımı zor ve eğlenceli bir iştir aslında. Özellikle malzemeler kaliteli olursa ve ölçülere birebir uyulursa çok süper ürünler çıkar ortaya…

Bir önceki yazımda malzemelerden bahsettim size. En önemli malzeme bana göre kokulu taş ya da sabun kalıbı. Çünkü kokulu taş ya da sabun kalıbı bulması hem zor hem de pahalı bir malzeme. Hele ki güzel bir kalıp istiyorsanız açacaksınız kesenin ağzını. Kokulu taşı çabuk kuruyan alçıdan yapanlarda var ama boyayı denk getiremezseniz boyanın kustuğunu söylüyorlar. Ben henüz denemedim ama denersem mutlaka yazarım.

Karıştırma kabımıza yapacağımız miktar kadar kokulu taş tozu koyuyoruz ve bu kokulu taş tozunun aşağı yukarı üçte ikisine yakın su koyuyoruz. Krep hamurundan biraz daha ince bir karışım elde edene kadar hızlı hızlı karıştırıyoruz ve iyice karışan kokulu taş ve su karışımına ki eğer kendinden renkli ve kendinden kokulu kokulu taş tozu değilse bir miktar boya ve bir miktar istediğimiz bir koku ilave ediyoruz. Yeniden hızlı hızlı karıştırıp bekletmeden kalıba döküyoruz. Kalıbın büyüklüğüne göre on beş yirmi dakika bekletiyoruz ve kokulu taşımızı kalıptan çıkarıyoruz. En zor kısmı aslından kalıptan çıkma kısmı. Bu aşamada çok dikkatli olmazsak tüm emekler boşa gidiyor. Kokulu taşımız kırılabiliyor ve zarar görebiliyor. Yaptığımız taşlardan değişik süslemeler yapabiliriz.

Bol bahar kokulu günler inşallah…